Eğitim sisteminin ve iş gücü piyasasının dijital becerilerle donatılması büyük önem taşımaktadır.

Günümüzde ülkemizin içerisinde olduğu rekabet ortamı ve gelişen ekonomik dinamikler, neredeyse her iş alanında yetenekli insan kaynağına olan talebi her geçen gün artırıyor. Bu durum esasında uzun yıllardır ülkemizde mevcuttu fakat pandemiyle birlikte etkisini daha güçlü bir şekilde artırarak kendini iyice gösterdi.

Tüm bunların perspektifinde müşteri deneyimi yönetimi gibi insan kaynağı merkezli bir alanda doğru yeteneği bulma, elde tutma ve yeni yetenekler geliştirme süreçleri de kritik öneme sahip hale geldi. Bu zorluklarla başa çıkmak için firmaların mevcut politikalarını ve bakış açılarını bugüne hatta geleceğe entegre etmeleri gerekiyor. Ülkemizdeki eğitim sisteminin ve iş gücü piyasasının daha esnek, uyumlu ve dijital becerilerle donatılmış hale getirilmesi büyük önem taşımaktadır. Çünkü herkes yeteneğe ihtiyaç duyuyor ve doğru yetenekle yola devam etmek, iş dünyasında fark yaratmanın en büyük kaynaklarından biri olmuş durumda.

Bunun yanı sıra mevcut iş yapış modelleri ve iş ortamları, özellikle Z kuşağı ve sonraki nesillerin beklentilerini tam anlamıyla karşılamaktan uzak. İş dünyasının yeni kuşaklara hitap edebilecek bir dönüşüm stratejisi geliştirip uygulaması kritik bir gereklilik.

Yetenek açığının artması, iş dünyasında iş gücü piyasasında rekabetin artmasına, insan kaynakları ve eğitim sisteminde dönüşüm gereksinimine, iş gücü göçü ve küresel rekabetin artmasına neden olabilecek şekilde etkileri olabileceğini düşünüyoruz.

Müşteri deneyimi yönetimi alanında yetenek açığı, dijital ve analitik beceriler, duygusal zeka ve iletişim yetenekleri, çok kanallı deneyim yönetimi gibi konularda yoğunlaşmaktadır. Bu alanlarda yetkin profesyonel bulmak, hızla değişen teknolojiler ve artan talepler nedeniyle giderek daha zor hale gelmektedir. Eğitim, deneyim ve kültürel uyum gibi faktörler de önemli zorluklar arasında yer alır.

Müşteri deneyimi yönetimi alanına yetenek açığını doğru yönetmek adına firmalara büyük görevler düşüyor.

Müşteri deneyimi yönetimi alanı için genç yeteneklerin varlığı, bugünün ve geleceğin müşteri profilini ve taleplerini anlamak adına büyük önem taşıyor. Nitekim 141 bin 102 müşteri temsilcisinin yer aldığı iş alanımızın yaş ortalaması 29 ve bu pek çok sektöre göre oldukça düşük bir ortalama. Bu durumun beraberinde getirdiği pek çok avantaj mevcut.

Nitelikli insan kaynağı, müşteri deneyimi yönetiminde bugün hiç olmadığı kadar önemli. Bu doğrultuda yeni dönemin getirdiği yetenekler arasında “teknoloji okuryazarlığı”, “veri okuryazarlığı” ve “çok kanallı iletişim yetenekleri” öne çıkan unsurlar arasında yer alıyor. Müşteri deneyimi yönetimi alanının birçok iş koluna göre yüksek olmayan yaş ortalamasını da dikkate aldığımızda dijitalleşmeyle birlikte artan yetenek açığını doğru yönetmek adına firmalara büyük görevler düşüyor.

Genç yeteneklerin müşteri deneyimi yönetimi alanına ilgisini artırmak ve dijitalleşmeyle birlikte artan yetenek açığıyla mücadele etmek için çeşitli stratejiler geliştirmek gerekir. Bu stratejiler, dijital eğitim, kariyer fırsatları, yaratıcı çalışma koşulları ve işveren markasının güçlendirilmesini içermelidir. Böylece, gençler bu alanda kendilerini geliştirebilir, dijital dönüşüm sürecinde aktif rol alabilir ve iş alanımızdaki yetenek açığını kapatmaya yardımcı olabilirler.